
Varoluşçu Psikanalitik Psikoterapi
Bursa'da varoluşçu psikanalitik psikoterapi alabilirsiniz.

İnsan olmak; düşünmek, hissetmek, hatırlamak, arzulamak ve tüm bunların anlamını aramak demektir. Kimi zaman kaygı, yönsüzlük, yalnızlık ya da tekrar eden ilişkisel döngülerle; kimi zamansa karar verememek, tutunamamak ya da hissedememekle karşılık bulur bu varoluş hali. Varoluşçu psikanalitik psikoterapi, tam da bu karmaşık insan deneyimini çalışmak üzere geliştirilmiş bir yaklaşımı temsil eder.
Bu yönelim, iki büyük düşünce hattının —varoluşçu felsefe ve psikanaliz— buluştuğu bir zemin üzerine inşa edilir. Søren Kierkegaard, Friedrich Nietzsche ve Jean-Paul Sartre gibi filozofların soruları ile Sigmund Freud, Jacques Lacan ve Donald Winnicott gibi psikanalistlerin yapısal çözümleme biçimleri burada bir araya gelir. Ortaya çıkan şey, hem insanın kendisiyle hem de ötekiyle olan ilişkisini anlamaya çalışan bir psikoterapi pratiğidir.
Varoluşçu düşünce, insanın tek ve biricik olmasına vurgu yapar. Bu nedenle her terapi süreci, danışanın öyküsüne, ilişki biçimlerine ve yaşamla kurduğu özgün bağa göre şekillenir. Psikanalitik yönelim ise, anlatının yapısına ve tekrar eden temalara odaklanarak, yaşantıların ardındaki yapıların ve çatışmaların izini sürer.
Bu iki düşünce hattının birlikte çalışılması; danışanın yalnızca semptomlarını değil, kendilik deneyimini, ilişkisel örüntülerini ve yaşamda tuttuğu pozisyonu da kapsayan bir anlayışın ortaya çıkmasını sağlar. Terapi süreci, belirlenmiş çözümler sunmayı değil; düşünmeye, anlamaya ve dönüşüme alan açmayı hedefler.
Varoluşçu psikanalitik psikoterapi, kişinin geçmiş deneyimlerinin, bugünkü ilişkilerinin ve henüz anlatılmamış olan yönlerinin birlikte düşünüldüğü bir alandır. Bu çalışmanın temel hedefi, danışanın yalnızca belirtilerinden kurtulması değil, hayatında yeni bir hikâyeye kavuşmasıdır.